Hasta tarafından fark edilemeyen şeker hastalığı, erken teşhis etmek için, açlık kan şekeriyle birlikte tokluk kan şekerinin ölçülmesi gerektiğini söylüyor.
Yaygın olarak görülen bu hastalığın büyük ve küçük atardamarlarda tıkanıklıklara yol açtıağı-nı belirten uzmanlar “Hastalık, yıllarca fark edilmeden vücutta ilerler. Bu durum, damarlarda kireçlenme ve pıhtılaşmaya sebep olur, gözde, böbrekte, kol ve bacaklardaki damarlarda ciddi hasarlar meydana getirir” diyor.
Tokluk kan şekeri
Belirtisi olmadığı için sinsice ilerleyen bu hastalığın ortaya çıkarttığı hasarlar nedeniyle, yeterli kan taşımamaya bağlı yetmezlikler görülüyor. Sinsi şeker hastalığı kalp krizi, beyin felci, körlük, yürüme zorluğu gibi ciddi ve tedavisi güç hastalıklara yol açıyor. Atardamarın iç katmanında fonksiyon kaybına ve pıhtılaşmaya da neden olan sinsi şeker hastalığı, kolestrolü de artırıyor.
Bu hastalıktan korunmak için, sürekli olarak açlık kan şekerinin yanında tokluk kan şekerinin de ölçülmesi gerekiyor. Ölçümlerde, uzun yıllar açlık kan şekerinin normal çıkmasına karşın, tokluk kan şekeri yüksek bulunabilir. Bu da “sinsi şeker hastalığı”nın belirleyicisidir. Özellikle erken yaşta başlaması nedeniyle, gençler tedavide geç kalmamalıdır.
Gizli şekere yeni test
Basit bir kan testiyle, daha önce şeker hastalığı belirlenemeyen hastalarda gizli şeker saptanabiliyor. Duke Üniversitesi Tıp Merkezi’nde geliştirilen kan testiyle, kan şekerini belirlemek için hastanın, saatlerce aç kalmasına da gerek kalmıyor. “HgAlc” adlı verilen testle, kandaki şeker oranı, son 2-3 aya dönük olarak yüzde 75 başarıyla tespit edilebiliyor.