Araştırmalar sadece kalsiyum takviyesi yapmanın kemiklerimizi korumaya yetmediğini gösteriyor. Tek başına egzersiz de östrojen kaybından doğan zararı önlemeye yeterli değil. New England Tıp dergisinde yayınlanan menopoz sonrası osteoporozu önleme konusunda yapılan bir araştırmanın sonuçlarına göre düzenli egzersiz ve kalsiyum takviyesinin kemik kaybını yavaşlattığı veya, durdurduğu saptanmıştır. Hollanda’da yapılan bir araştırmada K vitamininin menopoz sonrası kadınların yüzde ellisinde kalsiyum kaybını durdurduğu gözlenmiştir. K Vitamini brokoli, brüksel lahanası gibi koyu yeşil yapraklı sebzelerde bulunur. (Doğal Vitamin Kaynakları, VIII. Bölüme bakınız.)
Menopozdan sonra kadınların yapacağı en kötü şey kilo vermek için katı bir diet uygulamalarıdır. Östrojen yağ hücrelerinde depolanır. Araştırmalar kilolu kadınların menopoz sıkıntılarıyla çok daha rahat başa çıktıklarını göstermiştir. Yüksek proteinli beslenme de, çözüm değildir. California Üniversitesi endokrinologlarından Steven Harris’e göre kilo kaybı için uygulanan yüksek proteinli dietler kanda asit oluşumuna neden oluyor. Daha sonra vücudun bu asidi dengelemesi gerek. Dr. Harris vücudun bunu ancak kemikleri eriterek başardığını belirtti.İnsanların hiçbir zaman yeterince ince veya zengin olamayacağına inanan bir toplumda yaşadığımız için kadınlar otuz altı beden olmazlarsa kendilerini şişman sanıyorlar ve nedense otuz altı beden olan kadınlar kadar iyi görünmediklerine inanıyorlar. Ellili yaşlara geldiğimizde bu düşüncenin budalalık olduğunu anlayacak kadar özgüvenimizin ve kendimize saygımızın olacağını umalım. İşin özü, sağlıklı bir bedene ve sağlam kemiklere sahip olmak istiyorsanız bol lifli, az yağlı gıdalarla beslenmeye özen gösterin. Bol bol hareket edin; en önemlisi, sigarayı bırakın.