Kanser, mutasyonların ya da DNA (hücresel kroki) hasarının yirmi-kırk yıl boyunca birikimi sonucunda meydana gelir. Kendinizi korumaya bugün başlamalısınız, kanser olduğunuzu öğrendikten sonra değil. Kanseri önlemek, tedavi etmekten daha kolaydır. Bunun yerine, çoğu kişi evlerinde yangın çıktıktan sonra kuyu kazmaya başlamaktadırlar.
Hücrelerin entegrasyonunun bozulması süreci çok uzun sürer; ve birçok pre-neoplastik (anormal, ama henüz kanser olmamış) lezyonların aniden yok olduklarını biliyoruz. Hem hayvanlar hem de insanlar üzerinde yapılan çalışmalar, bitkilerden elde edilen besinlerin, sonradan kansere neden olabilecek DNA hasarını önlediklerini ve hatta iyileştirdiklerini göstermiştir.16 Seçtiğimiz yiyeceklerle erken aşamalardaki kanserin ilerlemesini engelleme potansiyeline sahip olduğumuz için şanslıyız. Kısmen hasara uğramış hücreleri onarma ya da yok etme yeteneği, bu hücrelerin fitokimyasallara ne kadar maruz kaldığı ile orantılıdır.
Bağışıklık sistemimizi kansere karşı maksimum seviyede silahlandırmak üzere yeterli miktarda ve çeşitte fitokimyasal madde tükettiğimizde, kendimize DNA hasarını onarma, kansere neden olan ajanları temizleme ve genel olarak hastalığa direnme yeteneği vermiş oluyoruz. Bu maddeler aynı zamanda virüs ve bakterilere karşı direncimizi artıracak diğer bağışıklığı geliştiren mekanizmaları da harekete geçirir ve vücudumuzu hastalıklara karşı daha dirençli hale getirirler.