Tansiyon yüksekliği nedir ?
Tansiyon ya da kan basıncı, kalbin kanı pompalarken damarların cidarında oluşturduğu basınçtır. Bu basıncın normal değerlerin üzerinde olması durumu ise, Hipertansiyon olarak tanımlanır.
Küçük tansiyon ile büyük tansiyon arasındaki fark nedir ?
Kan basıncı sistolik (Büyük tansiyon) ya da kalbin kanı pompalarken oluşturduğu basınç ve diastolik (Küçük tansiyon) yada kalbin kan pompalamasına ara verdiği dönemdeki basınç olarak iki farklı değerden oluşur Normal kan basıncı iki farklı değerden oluşur. Yüksek tansiyon tanısı, aşağıdaki değerlere göre konur.
Tansiyonun normal değerlen nedir ?
Dünya Sağlık Örgütü’nün değerlerine göre kan basıncının normal değerleri büyük tansiyon için 14, küçük tansiyon için 9′dur. Damar içerisindeki kan basıncının bu normal değerlerin üzerinde olması hali yüksek tansiyon hastalığıdır. Aşağıdaki tablo size tansiyonun durumu hakkında bilgi verir.
Hipertansiyon yani halk arasında söylenen şekliyle yüksek tansiyon sık rastlanan bir hastalık mıdır ?
Toplumun % 20′sinde hipertansiyon vardır. 55 yaş üstünde ise bu oran % 50 yükselmektedir. Bu nedenle toplumun her yaş kesiminden bireyler yılda en az bir kez tansiyon kontrolü yaptırmalıdır.
Hipertansiyonun sebebi nedir ?
Hipertansiyonun tek bir nedeni yoktur. Oluşum mekanizmasına göre iki tür hipertansiyon var diyebiliriz.
1.Birincil (Esansiyel) Hipertansiyon: Hipertansiyon vakalarının % 90′ı nedeni bilinmediğinden Birincil Hipertansiyon olarak adlandırılır. Bilinen kesin bir nedeni yoktur.
2. İkincil Hipertansiyon:
- Böbrek hastalığı (böbrek doku ve damarlarında bozukluk)
- Böbreküstü bezlerinin çeşitli hastalıkları
- Bazı ilaçlar (doğum kontrol hapları; kortizon, soğuk algınlığı ilaçları v.s)
- Gebelik
- Beyin tümörü veya kafa içi basıncın artması
- Alkol kullanımı gibi çeşitli nedenlere bağlı olabilir.
Hipertansiyonun belirtileri nelerdir ?
Hipertansiyon çoğu zaman belirti vermez. Bu nedenle dikkatli olmak ve aralıklı ölçüm yaptırmak gerekir. Zaman zaman özellikle ense kökünde zonklayıcı tarzda baş ağrısı, bulantı, kusma, burun kanaması, uyuşukluk, yorgunluk, endişe, kulak çınlaması, bulanık görme veya gözlerde kararma ve fazla idrar çıkarma gibi belirtiler gözlenebilir.
Hipertansiyonun vücuda zararları nelerdir ?
- Ateroskleroz (damar sertliği)
- Beyin kanaması ve felç
- Kalp krizi ve yetmezliği
- Gözlerde görme kaybı
- Böbrek hasarı gibi hastalıklar, kişinin yaşam kalitesini bozar ve ömrünü kısaltır. Bu nedenle hipertansiyon önemle tedavisi gereken bir hastalıktır.
Kimler hipertansiyon riski altındadır ?
Aslında herkes risk altındadır. Ancak daha fazla risk altında olanlar şunlardır:
- Menopoz dönemindeki kadınlar
- Ailesinde hipertansiyon olanlar
- Yaşlılar
- Stres altında olanlar
- Sigara içenler
- Diyabeti (şeker hastalığı) olanlar
- Şişmanlar
- Alkol kullananlar
- Gebelik
- Yanlış beslenme ve tuzlu diyetle beslenenler.
Hipertansiyon tedavi edilebilir mi ?
Hipertansiyon tedavi edilebilir. Ancak tedavisi ömür boyu sürer. Tedavide kullanılan tüm ilaçlar kan basıncını normale çevirir, fakat tedavi kesilirse kan basıncı tekrar yükselir. Bu nedenle tedaviye ara verilmemeli ve yılda en az bir kez doktora kontrole gidilmelidir. Ayrıca düzenli beslenme, az tuz kullanımı, aşırı alkol ve kahve kullanılmaması, düzenli egzersiz ve sigara içilmemesi de tedavinin bir parçası olarak kabul edilmektedir.
Kan basıncını evde ölçebilir miyim ?
Evet ölçebilirsiniz, ancak bu konuda yeterli bilgi, doktor veya hekim programlarından alınmalıdır. Elektronik, bilek veya koldan ölçen aletler kullanılabilir. Ancak bunların güvenilirliğini test etmek amacıyla aralıklı olarak cıvalı ölçüm aletleri ile karşılaştırma yapılmalıdır.
Kan basıncı ölçülürken nelere dikkat edilmelidir ?
Tansiyon ölçülmeden en az 15 dk önce dinlenmelisiniz. Son yarım saat içinde sigara veya kafeinli yiyecek almamış olmalısınız. Tansiyon aleti kolunuzun çevresini ve boyunu yeterli olarak sarmalıdır. Dinleme cihazları (steteskop) tansiyon aletinin manşonu altına sokmamaksınız.
Hipertansiyon ilaçları alışkanlık yapar mı ?
Hayır yapmaz. Ancak yaş ilerledikçe damar elastikiyeti azalır ve bu nedenle hipertansiyon ilaçlarının sayısı veya dozu az gelebilir. Bu durumda kullanılan ilaçlarda yeni düzenlemeler yapılabilir. Bu durum alışkanlık anlamına gelmez. Unutulmamalıdır ki hipertansiyon tedavisi, ömür boyu sürecek bir tedavidir. Her ilaç grubunun kendine has bazı yan etkileri vardır. Bu yan etkiler hakkında doktorunuzdan bilgi alınız.
Tedavide verilen ilaçları ne zaman almalıyım ?
Bu konu özellikle doktora sorulmalıdır. Ancak genel olarak tansiyon ilaçları sabah kalkınca hemen alınır. Bazı özel durumlarda hastanın kan basıncı gece, beklendiği gibi gündüze kıyasla daha düşük olmayabilir. Bu durumda ilaçlar akşam da alınabilir.
Tansiyon ne sıklıkla ölçülmeli ?
Tansiyon çok oynamayan yani düzenli bir evreye girdikten sonra 2 veya 3 günde bir ölçülmelidir. Henüz tam belirli bir düzene oturmamış, kontrol halindeki bir tansiyon hastasının da günde 2 defa biri sabah biri akşam olmak üzere tansiyonunu ölçmesi veya ölçtürmesi gerekir. Strese bağlı olarak tansiyonu yükselen hastalarda gün içindeki tansiyon değişimlerini belirlemek amacıyla çalışma saatleri içinde de tansiyonunu ölçmesini istiyoruz. Bir de tansiyonu sürekli olarak inip çıkan hastalar var. Bu hastalarda verdiğimiz ilacın faydasını belirlemek ve oynamaları kaydetmek için tansiyon holteri denilen bir araç kullanılıyor. Bu alet, hastaya bir gün süreyle bağlanıyor ve gün boyu yarım saat ve 15 dk’lık aralıklarla hastanın tansiyonunu ölçerek bir rapor hazırlıyor.
Bir yakınımda da hipertansiyon var, kullandığım ilaçları ona da verebilir miyim ?
Hayır. Kesinlikle bunu yapmayın ve yapanları da uyarın. Size uygun bir ilaç başkasının hayatını tehlikeye atabilir. Bu nedenle yakınınıza doktora başvurmasını önerin.
Hipertansiyondan korunmak mümkün mü ?
Genellikle evet. Bunun için;
- İdeal kilonuzu koruyun ve dengeli beslenin.
- Fiziksel olarak hareketli olun.
- Sigara içmeyin
- Alkolden uzak durun.
- Az tuzlu besinlerle beslenin
- Stresten uzak durun
- Düzenli sağlık kontrolü yapın.
Hamileler de tansiyon riski altında mı ?
Gebelik hali, tansiyonu normal olan bir kişide bile tansiyon yükselmelerine neden teşkil eder. Gebelik öncesinde tansiyon hastalığı bulunanlarda ise durum daha da kritikleşir. Gebelikle yaşanan yüksek tansiyon kanama ve enfeksiyonla birlikte anne ölümlerine bile yol açabilir. Ayrıca gebelikte tansiyonun yükselmesi anne ile bebekte çeşitli sorunlara da yol açar.
Anne karnındaki bebeğe giden kanın azalması bebeğin kilo almamasına, doğum sırasında kalp atışlarının bozulmasına, hatta bebeğin ölümüne neden olabilir. İhmal edilmiş ağır vakalarda, annede havale, beyin kanaması, damar tıkanması, böbrek yetmezliği gibi nedenlerle ölüm de görülebilir.
Bu nedenle gebelikteki yüksek tansiyonun erken tanısı çok önemlidir. Ayaklarda şişme olması tansiyon belirtileri arasındadır. Haftada 1 kilodan fazla alınması ya da birkaç gün için ani kilo artışı, tansiyonun habercisidir. Gebelikte yüksek tansiyonu olan bir anne adayı, hamilelik sürecini yatarak ve dinlenerek geçirmelidir.
Tansiyon ne sıklıkla ölçülmeli ?
Tansiyon çok oynamayan yani düzenli bir evreye girdikten sonra 2 veya 3 günde bir ölçülmelidir. Henüz tam belirli bir düzene oturmamış kontrol halindeki bir tansiyon hastasının da günde 2 defa, biri sabah biri akşam olmak üzere tansiyonunu ölçmesi veya ölçtürmesi gerekir. Strese bağlı olarak tansiyonu yükselen hastalarda, gün içindeki tansiyon değişimlerini belirlemek amacıyla, çalışma saatleri içinde de tansiyonunu ölçmesini istiyoruz.
Bir de tansiyonu sürekli olarak inip çıkan hastalar var. Bu hastalarda verdiğimiz ilacın faydasını belirlemek ve oynamaları kaydetmek için tansiyon holteri denilen bir araç kullanılıyor. Bu alet, hastaya bir gün süreyle bağlanıyor ve gün boyu yarım saat ve 15 dk’lık aralıklarla hastanın tansiyonunu ölçerek bir rapor hazırlıyor.