Balık yerken dikkatli olun

Balık yerken dikkatli olun

Tehdit ediyor... İstanbul Üniversitesi (İÜ) Su Ürünleri Fakültesi Yetiştiricilik Bölümü Hastalıklar Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Gülşen Timur, balıklarda bulunan parazitlerin insanda akut anemi, iştahsızlık, halsizlik ...

Balık yerken dikkatli olun

Tehdit ediyor... İstanbul Üniversitesi (İÜ) Su Ürünleri Fakültesi Yetiştiricilik Bölümü Hastalıklar Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Gülşen Timur, balıklarda bulunan parazitlerin insanda akut anemi, iştahsızlık, halsizlik ...

20 2008 - 16:23

balık
Tehdit ediyor…

İstanbul Üniversitesi (İÜ) Su Ürünleri Fakültesi Yetiştiricilik Bölümü Hastalıklar Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Gülşen Timur, balıklarda bulunan parazitlerin insanda akut anemi, iştahsızlık, halsizlik gibi tenyalardan kaynaklanan hastalıklarda görülen belirtileri meydana getirdiğini belirterek, ”Bu nedenle parazit kistlerine sahip balıkların çiğ veya az pişmiş olarak tüketilmemesi gerekir” dedi.

Prof. Dr. Timur, yaptığı açıklamada, kültür balıkçılığının dünyadaki hızlı gelişimi ve yaygın bir endüstri kolu olmasının, balıklardan insanlara geçebilen hastalıkları artırarak, halk sağlığını tehdit edebilir boyutlara ulaşabileceğini söyledi.

İnsan sağlığı açısından balık ve işletme havuzlarının bazı hastalıklara ortam hazırladığına dikkati çeken Prof. Dr. Timur, deniz ve tatlı sularda yaşamını sürdüren kemikli balık parazitlerinin birçoğunun, yumurtadan yeni çıktığı (larva) döneminde hastalık yapabilme gücünde olduğunu vurguladı.
İnsanlarda görülen, halk diliyle tenya ya da şerit diye isimlendirilen parazitlerin çiğ ve az pişmiş balıkların tüketilmesiyle ortaya çıktığına işaret eden Prof. Dr. Timur, turna, levrek, salmon, alabalık gibi tatlı su balıklarının tenyaların ikinci ara konakçısı olduğunu bildirdi.

Prof. Dr. Timur, ”Balıklarda bulunan parazitler, insanda akut anemi, iştahsızlık, halsizlik gibi tenyalardan kaynaklanan hastalıklarda görülen belirtileri meydana getirirler. Bu nedenle bu parazit kistlerine sahip balıkların çiğ veya az pişmiş olarak tüketilmemesi gerekir” diye konuştu.
Bakterilerin daha çok toprakta bulunması nedeniyle toprak tabanlı balık havuzlarında yaşayan sazan gibi balıkların midelerinde bakterilere rastlandığını ifade eden Prof. Dr. Timur, hijyenik olmayan koşullarda balıkların kesimi ve iç organlarının temizlenmesi sırasında bunların ete geçebileceğini ve hastalık oluşacağını kaydetti.

Prof. Dr. Timur, balık hastalıklarının kontrol altında tutulması ve tedavilerinde ekolojinin rolünün yadsınamayacağını, balık hastalıklarının tedavisi ve kültür havuzlarının hijyeninde bazı etkenlerin insan sağlığını tehdit ettiğini, veterinerlerin bu hastalıklar konusunda daha duyarlı olması gerektiğini bildirdi.

-ENFEKSİYONLAR-
Balıklardaki parazitlerin son konakçısının balık yiyen su kuşu, su samuru, sansar, kedi, köpek veya insan olabileceğini anlatan Prof. Dr. Timur, şöyle devam etti:
”Bazı bölgelerde son konakçı olarak insan enfeksiyonları yaygın görülmektedir. İnsan bağırsağında olgunlaşan parazit, yumurtalarını bağırsağa bırakır. Dışkı ile yumurtalar dışarı atılır. Suda açılan yumurtalardan çıkan larvalar, sudaki kabuklu organizmalara geçer. Bunları tüketen balıkların kaslarında ve karaciğerinde, 1-2 santimetre uzunluğunda yassı kurt şeklinde oluşur. Parazitli balığın çiğ veya az pişmiş olarak insanlar ve diğer canlılar tarafından tüketilmesi halinde ince bağırsakta 10-12 metre uzunluğunda ergin tenya şekillerini kazanırlar.”

”Anasakis” adı verilen parazitin ise yuvarlak kurdun bulunduğu balıkların tüketilmesi halinde insanların sindirim kanalında, mide ve bağırsak duvarında oluşacaklarını ifade eden Prof. Dr. Timur, ”Bunlar, insanda akut karın ağrılarına neden olur. Anasakiasis adı verilen bu hastalığın önlenmesi için tüketilmeden önce balık etinin pişirilmesi veya dondurulması gerekir” dedi.

AA

Kaynak: http://www.haberturk.com/haber.asp?id=86863&cat=220&dt=2008/07/20


2083 .

  • 0
x